10 Mayıs 2013 Cuma

Küme Baş Ağrısı

`Migren`in çektirdiği azabı kat kat aşan bir ağrıya sahiptir, bazı vakalarda hastaların intihar etmeyi düşündüğü ya da ağrıdan kurtulmak için kendilerine zarar verecek denli çile çektirdiği bildirilmiştir. hastalığın ana özelliklerinden biri `dönemsel` olmasıdır.

Ağrı atakları günlük ya da daha uzun süreli periyotlarla gelebilmektedir. Atağın oluşmasını anlamak çok zor olmasa da bazen hiç belirti vermeden doğrudan şakak ya da ense kökünden bıçak saplanması hissiyle kendini gösterir. Periyotlar yıllık dahi olabilmektedir ki bu da mevsim değişimlerine bağlanır, ancak bu konuda net bir bilgi yoktur.

Türkiye'de yaşayıp bu hastalıktan muzdaripseniz doktor size bunun tedavisi olmadığını ancak atak başladığı zaman yapmanız gerekenleri söyler. Sağlık Bakanlığı da aslında tanımı tam olarak yapılamamış, migrenle net farklılıklar göstermeyen ve belirtilerin daha çok hastaların subjektif beyanlarına dayandığı bu hastalığı kabul etmez ve sizi migren hastası olarak değerlendirir. Bakanlığın tercihi, ileri sürdüğü sebeplerden ötürü bana göre de makuldür; fakat yine de söylemekte fayda var; migren semih cumhuriyeti'ndeki bir karakolda işkence uygulayan polis memuruysa, küme baş ağrısı Kazıklı Voyvoda'dır! Bu kadar net.

Aşağıda yazılanlar kesinlikle genel bir tavsiye "`değildir`". Bu hastalıktan muzdaripseniz, mutlaka ama mutlaka doktora görünmeniz yararınızadır.

Ataklar başlamadan önce ense kökünde yoğun bir ağrı hissediliyorsa atağın tamamlanmaması için kuvvetli bir ağrı kesici kullanılabilir. `Thomapyrin` bu konuda iyidir, süper über bir ağrı kesici olmasa da ilk cılız atakları başarıyla durdurur ve kafadaki ağır baskıyı üzerinizden atmanızı sağlar. Ancak bazı durumlarda ataklar size hiç belirti vermeden, sinsice ve tam anlamıyla sizi yere yıkacak şekilde gelir. Bu durumu farketmek o kadar zordur ki "n'oluyo amına koyim ya!" bile diyemezsiniz zira ağrı yüzünden değil konuşmak ağzınızı bile açmaya korkarsınız. Buna çoğu kişiyi inandıramazsınız, zira bizde bir insanın dış görünüşünde bir sakatlık yoksa, yani kolu bacağı kırık değilse o insan rahatsız değildir, olamaz. hastalık algımız böyle bizim. neyse.

Bu golü yemişseniz eğer geçmiş olsun, bittiniz demektir. Ağrının geçmesini beklememek sizin yararınıza olacaktır zira 15 dakika ile 3 saat arasında süren ataklar bildirilmiştir. Bu tür durumlarda yine doktor tarafından verilen `relpax` çilenize son verebilir. relpax denilen hayat iksiri 3 tabletçikten oluşan ve fiyatı yaklaşık 30 tl civarında olan oldukça güçlü bir ağrı kesicidir. Fakat kesinlikle doktor tavsiyesiyle içilmelidir zira en güvenli ağrı kesici olarak lanse edililiyor olsa bile bazı ağır yan etkileri görülebilir (yine doktor tavsiyesi diyorum başka da bir şey demiyorum). Relpax iyidir; en baba ağrılara 15 - 20 dakika içinde çözüm üretir ve hayat kurtarır. Ancak bu hap öyle sıradan ağrıların ilacı değildir; yani aman başım ağrıdı du bi relpax çakayım demeyin. Hem bu tarz şeyler için ağır bir ilaçtır hem de ciddi ataklar geldiğinde yanınızda yoksa fellik fellik ararsınız. koruyup kollayın onu, ne zaman ihtiyacınız olacağı belli olmaz.

Son olarak Cerrahpaşa Hastanesi'nde bulunan Ağrı Merkezi'ni ziyaret edebilirisiniz. Bu konuda oldukça iyi olduğu söyleniyor, benim yolum henüz oraya düşmedi allahtan.

Daha ayrıntılı ve bilimsel bilgi için doktorunuzla görüşün.

0 yorum: